Ana içeriğe atla

ZERRE : VAROLUŞ SAHNESİNDE GÜÇLÜ BİR PARTİKÜL - Ali Rıza DÜRÜ

Zerre, Erdem Tepegöz, 2012


Ali Reza DÜRÜ


      Yönetmenin ilk filmi olmasına rağmen çok önemli bir çalışma gerçekleştirdiğini teslim etmek lazım. Uzun zamandır sinemamızda bu denli gerçekçi bir anlatım dilini ustalıkla kurmaca diliyle birleştiren bir çalışma görmeyi özlemiştim. Oyuncu seçimleriyle mekan ve hikaye arasındaki örtüşme bile filmin önemli bir yere koyulması gerektiğini doğruluyor. Başrol oyunculuğunun estetik algılarını dahi kıran, bu noktadaki tutumları sarsan bir çalışma. Benzerini Gitmek: Benim Marlon ve Brandom (Hüseyin Karabey) filminde gördüğüm ve Karabey'in de bir röportajında belirttiği günlük hayatta karşılaştığımız yüzlerin sinemaya giresi gerekliliğini örnekleyen bir film Zerre. Başrol oyuncularının her zaman estetik algılara itap eden karakterler olmayabileceği gerçeği Zerre'yle bir kez daha önemini ifade etmiş oluyor.

      Film, Zeynep'in çalıştığı atölyeden kovulmasıyla başlayıp sonra iş arama süreçleri, bulduğu işlere tutunma, var olma, belediyede işçi olma hayalleri, cenaze sonraları hazırladığı  bohçaları satma, kızı ve annesine bakabilme, sığındığı ufacık evin kirasını ödeyebilme endişeleriyle devam edip gidiyor.

      İşten ilk çıkarılma sahnesinde Zeynep'in adeta atölye tezgahına yapışıp işten atmamaları için yalvarmasıyla dikkat çeken Zeynep'in bu davranışının altındaki nedenler film boyunca açıklanıyor. İşten çıkarıldığında kolay iş bulunamadığı için zorlukla bulabildiği o kötü işi bile sahiplenmek zorunda kalışı anlatılıyor. Aksi taktirde kirasını ödeyemediği evinden çıkmak zorunda kalabilir ve kızı ve annesiyle yeni bir varoluş bunalımına düşebilir. Zaten en alt sınırda hayata devam ettiği için en küçük bir düşüş onda çok büyük sonuçlar doğurabilir. Zeynep'in adım adım iş arama süreci ve kapıların tamamen kapalı olması onun kadın kimliğini kullanmak isteyenlere, kanını satmak isteyenlere fırsat verir. Diyalektik olarak zayıf görülenin yenik görülmesi ve çevresindeki "güçlü"ler  tarafından yok edilmesi meselesine dönüşür. Filmin adı da bu döngünün en alt basamağında olmayı ifade ediyor. Zerre, en küçük parçacığı, partikülü ifade ediyor. Zeynep, doğal dengenin içinde bir zerre olmanın savaşımını veriyor aslında. Görülmeyen, hissedilmeyen, önemsenmeyen, özlem ve arzuları yok sayılan bir hayata sahip olma duygusuyla bir zerreden daha fazlası olduğunu hissetmeye ihtiyacı var ama bütün çabaları boşa çıkıyor. Girdiği işler, elleriyle hazırladığı bohçalar, atölyeler, fabrikalar hep boşuna. 





      Yaşadığı semt kentsel dönüşüm adı altında yıkılıyor ve varlığını hesap cüzdanlarıyla ifade eden koca bir yığının yaşam alanına dönüşüyor. Terkettiği her iş gibi yaşadığı mahalleyi de terketmek zorunda kalacak. Çünkü o dezavantajlı bir hayatın ortasına düşmüş ve bu ışıklı gezegenin içinde sadece bir partikül olabilmenin hayaliyle hayata tutunuyor. Yoksulluk, hastalık, çevresindeki leşçiller, mülk sahipleri, ailesi ve kendi varoluşu arasında sıkışan bir kadını ifade ediyor. 

      Zeynep'in direnci, tükenmişlik hissini bastırma çabaları onu hastalıkların ortasına düşürüyor. Filmin başından itibaren kanayan burnu izleyicide her an kanser gibi ağır bir hastalıkla sarsılacağı beklentisi oluştururken filmde ne tür bir hastalığa yakalandığından söz edilmiyor. Bunun bir önemi de yok zaten. Hastalandığını bilmek yeterli. Ev sahibinin ısrarları üzerine, çaresizliğin getirdiği mecburiyetle kanını satarak para kazanmaya başlayınca değersizlik duygusu artık daha da artıyor. Ama bu durumla başa çıkabilmek için parayla satın aldığı şeylerle mutlu olmayı tercih ediyor. İlk defa evde tavuk pişiyor mesela, borçlarını ödüyor, ilk defa biraz olsun yüzü ışıldıyor. 

      Zerre filmi baştan sona kadar bir kadının var olma savaşını anlatan çok önemli atıflarla dolu bir film.

Yorumlar

Eşref dedi ki…
Film çok güzel, yazınız da çok başarılı. Tebrikler.

Bu blogdaki popüler yayınlar

BÜYÜK ‘BALIK’ KÜÇÜK ‘BALIĞI’ YUTAR - Ali Rıza DÜRÜ

BALIK(2013) – DERVİŞ ZAİM Ali Rıza DÜRÜ Derviş Zaim’in Devir(2012) filmiyle başladığı üçlemenin ikinci filmi Balık filmi izleyiciyle bir süre önce buluştu. Üçlemenin son filmi olan Kıtmir’in ise yapım hazırlıkları devam ediyor. Türkiye sinemasının autor yönetmenlerinden olan Zaim her zaman kendi anlayışına has sinematografisiyle farkını ortaya koyuyor. İlk çektiği film olan Tabutta Rövaşata(1996) filminden bu yana beğeni kazanarak devam eden Zaim her zaman insanı ve doğayı merkeze almaya özen gösteriyor. Devir filmiyle ilgili daha önceden detaylı bir yazı kaleme almıştım. Doğanın kendi içindeki döngüsü, hayvanlar ve insanların yaşantıları ve bu yaşantılara insan eliyle yapılan müdahalelerin sonuçlarına ilişkin bir film olarak dikkat çeken film pek ses getirmemişti ama içinde tartışılacak oldukça önemli başlıklar vardı. Zaim sinemasının içinde türü itibariyle belgesele yakın olduğu için ayrı bir yerde duran Devir kimisini memnun etmiş kimi izleyiciyi de hayal kırıklığın

DUVARA KARŞI, FATİH AKIN, 2005

EMEK EREZ Duvara Karşı: Kimlik, Göç ve Kadın Giriş                         Fatih Akın’ın ustalık dönemi eseri olarak tanımlanan 2004 yapımı “Duvara Karşı” filmi Almanya’ya göç etmiş birinci kuşak ailelerin çocuklarının yaşadıkları kimlik bunalımını yansıtan bir filmdir. Yapım, daha önceki dönemlerde yapılan göçmen filmlerinin aksine “marjinal” olarak adlandırabileceğimiz karakterler üzerinden göçmen kimliğinin melezleşmesine ve yaşanan gerilimli çelişkiye işaret ediyor. Film,  Almanya’ya göç etmiş birinci kuşak ailenin psikolojik sorunları olan kızı Sibel’in hem ailesiyle yaşadığı kuşak çatışmasından kurtulmak hem de kendi bireysel özgürlüğüne kavuşmak amacıyla, rehabilitasyon merkezinde karşılaştığı Cahit’le yaptığı kurgusal bir evlilikle başlıyor. Eşinin ölümünden sonra yaşamayı bırakmış, bütün kimliklerini ‘reddeden’ Cahit ile Sibel’in evlilik oyunu zaman içinde aşka dönüşüyor ve bu dönüşüm Cahit’in Sibel’i kıskanması sonucunda işlediği cinayetle daha da karışık bir

Birkaç Psikodrama Filmi

http://www.e-hayalet.net/  sitesinden alıntılanmıştır. 1. Mavi Kadife Kategori:  Psikodrama Jeffrey Beaumont (Kyle MacLachlan) babasının neredeyse ölümcül bir felç geçirmesinden sonra kolejden evine döner. Hastaneden evine doğru yol aldığı sırada boş bir arazide içinde kesik bir kulak bulunan kâğıt bir çanta bulur. 10.0 ( 1 ) 2. Tiksinti Kategori:  Psikodrama Bir güzellik salonunda çalışan Carole, oldukça içine kapanık genç bir kadındır. Bastırılmış cinselliğin çoğu zaman erkek düşmanlığı ve cinsiyetsizlik noktasına vardığı Carole'da ciddi iletişim sorunları mevcuttur. 10.0 ( 1 ) 3. İhtiras Tramvayı Kategori:  Psikodrama Tennessee Williams'ın oyunundan uyarlanan film, Brando dışındaki üç oyuncuya Oscar kazandırmış, 7 dalda da bu ödüle aday olmuştu. 10.0 ( 1 ) 4. Taksi Şoförü Kategori:  Psikodrama Taksi şöförü olarak çalışmakta olan Travis yaşadığı sıkıntılardan iyice bunalmış ve