Ana içeriğe atla

TARİHSEL AKIŞA ŞİİRSEL BAKIŞ

Ulis'in Bakışı, Theo ANGELOPOULOS, 1995, Yunanistan


   Film adeta bir tarih arşivi, bir Balkan hafızası. Yunanistan'dan girip Üsküp, Arnavutluk, Köstence, SarayBosna, Sırbistan ve oradan Almanya'ya kadar uzanıp bütün o coğrafyada Manakis Kardeşlerin kayıp 3 bobin flminin izini 1905'ten 1995'e kadar süren masalsı bir gerçek. 
     Yönetmen, filmleri bir bakış olarak değerlendiriyor ve film boyunca 3 bobin bakışın savaşın ortasında nasıl el değiştiğini ve her an bir top mermisiyle bütün o bakışlar arşivinin yok olma tehlikesiyle nasıl karşı karşıya kaldığını gözler önüne seriyor. Bitmeyen ve belki de hiç bitmeyecek olan bir savaşın içinde artık depresif, güvensiz nesillerin yetiştiğinive bu savaşın yaşamı ve bütün yaşanmışlıkları yakıp yıktığını gösteriyor.
      Açıkçası yaklaşık 100 yıllık bir savaşı, bütün Balkan ve Orta Avrupa coğrafyasını kapsayacak kadar geniş bir alanda anlatma becerisi gerçek bir dehaya işaret ediyor.
    Angelopoulos'la aynı yüzyılda yaşamış olmanın buruk keyfi kalıyor geride. Hiçbir zaman hiçbir filminde yer almayacak bir aksiyon sahnesinde öldü, öldürüldü. Aramızdan böyle değerli bir bakışı aldığı için o motosiklet sürücüsünün hepimize karşı özür borcu var. Bilmiyorum Yunan Adalet Sisteminde böyle bir maneviyatın cezası nasıl olur?



Yönetmenin İzlediğim Filmleri:
Ulis'in Bakışı (1995), Sonsuzluk ve Bir Gün (1998), Ağlayan Çayır (2004), Zamanın Tozu (2008)


ali reza dürü

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DUVARA KARŞI, FATİH AKIN, 2005

EMEK EREZ Duvara Karşı: Kimlik, Göç ve Kadın Giriş                         Fatih Akın’ın ustalık dönemi eseri olarak tanımlanan 2004 yapımı “Duvara Karşı” filmi Almanya’ya göç etmiş birinci kuşak ailelerin çocuklarının yaşadıkları kimlik bunalımını yansıtan bir filmdir. Yapım, daha önceki dönemlerde yapılan göçmen filmlerinin aksine “marjinal” olarak adlandırabileceğimiz karakterler üzerinden göçmen kimliğinin melezleşmesine ve yaşanan gerilimli çelişkiye işaret ediyor. Film,  Almanya’ya göç etmiş birinci kuşak ailenin psikolojik sorunları olan kızı Sibel’in hem ailesiyle yaşadığı kuşak çatışmasından kurtulmak hem de kendi bireysel özgürlüğüne kavuşmak amacıyla, rehabilitasyon merkezinde karşılaştığı Cahit’le yaptığı kurgusal bir evlilikle başlıyor. Eşinin ölümünden sonra yaşamayı bırakmış, bütün kimliklerini ‘reddeden’ Cahit ile Sibel’in evlilik oyunu ...

Birkaç Psikodrama Filmi

http://www.e-hayalet.net/  sitesinden alıntılanmıştır. 1. Mavi Kadife Kategori:  Psikodrama Jeffrey Beaumont (Kyle MacLachlan) babasının neredeyse ölümcül bir felç geçirmesinden sonra kolejden evine döner. Hastaneden evine doğru yol aldığı sırada boş bir arazide içinde kesik bir kulak bulunan kâğıt bir çanta bulur. 10.0 ( 1 ) 2. Tiksinti Kategori:  Psikodrama Bir güzellik salonunda çalışan Carole, oldukça içine kapanık genç bir kadındır. Bastırılmış cinselliğin çoğu zaman erkek düşmanlığı ve cinsiyetsizlik noktasına vardığı Carole'da ciddi iletişim sorunları mevcuttur. 10.0 ( 1 ) 3. İhtiras Tramvayı Kategori:  Psikodrama Tennessee Williams'ın oyunundan uyarlanan film, Brando dışındaki üç oyuncuya Oscar kazandırmış, 7 dalda da bu ödüle aday olmuştu. 10.0 ( 1 ) 4. Taksi Şoförü Kategori:  Psikodrama Taksi şöförü olarak çalışmakta olan Travis yaşadığı sıkın...

YAZGI, ZEKİ DEMİRKUBUZ, 2001

EMEK EREZ Yazgı: Nihilizm ve Musa  : Yazgı, nihilizm ve de Musa, başlığımızdan da anlaşılacağı üzere yazının konusunu  ZekiDemirkubuz ’un  Yazgı  filmi ve filmin baş karakteri  Musa  (Serdar Orçin) ile ilgilidir. Genel olarak bir film eleştirisi olmasının ötesinde bu yazıda,  Musa  karakteri onun tüm ahlâk normlarını yıkan, seyircide nefretle karışık bir sempati uyandıran karakteri üzerinde bir çözümleme yapmak amaçlanmaktadır.  Musa  neyi temsil etmektedir? modern bireyin toplumsal kuralları gözetmeden var olması mümkün müdür?. Beklenmedik tavır ve davranışlar toplumca nasıl algılanır? Bu sorular çerçevesinde hiçlik duygusu, bu duyguyu hisseden bireyin toplumsallık içinde varoluş çabası yazının asıl meselesini oluşturmaktadır. Nihilizm sözcüğü kökenine bakıldığında acıyı, çatışmayı ve antagonizmayı kabul edememe halini anlatır. Acısız bir yaşam arayışı, dünyayı olduğu gibi kabul etmemekle aynı kapıya çıkar çünkü acı, ...